top of page

Uluslararası opera platformlarında jürilerin değerlendirme standartları

Güncelleme tarihi: 20 Mar 2024

Yurtdışı eğitim ya da kariyer hedeflerinizde size yardımcı olabilecek birkaç faydalı bilgiyi paylaşmak istiyorum.


ree

Öncelikle, girmek istediğiniz sınav ne amaçla olursa olsun seslendireceğiniz eserleri defalarca duymuş bir jürinin karşısıns çıkacağınızdan emin olabilirsiniz.


Böyle jüriler, kişisel beğenilerini bir kenara bırakıp duymaya alışkın oldukları standart performansların bir üst seviyesini görmeyi beklerler.


Üst seviyeden bahsetmeden önce standart nedir ona bakalım.


Teknik


Şarkı söylemenin tek bir yolu yoktur. Bununla birlikte opera dünyasında evrensel olan bazı beklentiler vardır.


Bunlardan ilki, ses tellerinizin konuştuğunuzda kullandığınızdan daha aşağı bir pozisyonda olmasıdır. Bu, size ait, zengin ve büyük olan o operatik sese ulaşmak için ihtiyacınız olan ilk ve en önemli teknik bilgidir.

Şarkı söylerken, ses tellerinizin pozisyonu doğru olmadığı zaman, tiz notalara eriştiğinizde temelinde bağırıyor/çığlık atıyor olursunuz. Bu sıkışık his, ne yazık ki, uzun vadede ses sağlığınız açısından da pek iyi bir durum değildir.


Hiçbir okul veya opera şirketinin jürisi, sesini tam kapasitesiyle kullanamayan bir kişiyi tercih etmez ve emin olun, sesinizin kullanmadığınız kadarını bile duyabilirler.


İkincisi sesinizin önde olmasıdır. Hangi dilde şarkı söylerseniz söyleyin, sizi dinleyen jüri, sesinizin orkestrayı kesip en arkada sıradaki seyirciye bile ulaşacağını bilmek ister.


Son olarak, yumuşak damağınızın doğru pozisyonda olması, duymak istedikleri teknik gerekliliklerden biridir. Yumuşak damakla ilgili problemler bir jürinin duymak isteyeceği son şeydir.


Ayrıca, kadın seslerinde orta tonlardan göğüs tonlarına nerede geçildiği, erkek seslerindeyse tiz notalarda seslerini nerede çevirdikleri veya nasıl çevirdikleri gibi ayrıntılara da dikkat edebilirler.


Teknik açıdan rahatlığınızı görebilmek, okul veya şirket içindeki performansınızın başarılı ve sürdürülebilir olacağına emin olabilmeleri açısından jüri için önem taşır.


Diksiyon


Teknik olarak dil pozisyonunuz ne olursa olsun, uluslararası platformalarda başarı sağlamak istiyorsanız, farklı lisanlarda şarkı söylerken Türkçe'ye veda etmek zorundasınız.


Anadilinizden, eseri söylediğiniz dile sesli ya da sessiz harflerin sızdığını duyan Avrupalı ya da Amerikalı bir jüri, sizin diksiyon konusunda yetkin olmadığınız sonucuna varabilir.


Özellikle Almanca, İtalyanca, Fransızca ve İngilizce dillerinde değişmeyen ve yanlış yapıldığında dikkatleri hızlı çeken kurallar vardır. Örneğin, İtalyanca dilinde yazılmış eserlerde, yazılı olmamasına rağmen nerelerde çift sessiz harf kullanılması gerektiğini bilmiyorsanız, bu durum diksiyon bilginiz konusunda soru işareti oluşturabilir.


Aklımızda bulunması gereken şeylerden biri de şarkı söyleme diksiyonunun konuşma diksiyonundan farklı olduğudur. Ne yazık ki sadece bir dil kursuna giderek öğrenilecek bir şey değildir. Ancak dilin gramerine olan tanışıklığınız oyunculuğunuza yardımcı olacaktır.


Stil


Seslendirdiğimiz eserlerin yazıldıkları döneme bağlı olarak yapılması kabul edilen veya edilmeyen yorum şekilleri vardır. Bunlara birçok öğrencinin ve genç sanatçının aşina olduğunu düşünüyorum.


Burada dikkat etmemiz gereken ayrım, aynı dönemde yazılmış farklı dillerdeki eserlerin de stil farklılıklarının olmasıdır.


Hatta aynı dilde, aynı dönemde, farklı kompozitörler tarafından yazılmış eserlerin bile farklı altyapılardan kaynaklı, minimal stil farklılıkları bulunmaktadır.


Oyunculuk


Ses tekniği, şarkı söyleme diksiyonu ve yorum stiliyle ilgili çalışmalar kadar önemli olan bir diğer konu ise canlandıracağınız karakteri analiz etmektir.


Bu analizi yapmak için öncelikle operanın bütününe hakim olmanız, çevirilerinizi iyi yapmış olmanız gerekir.


Mimikleriniz söylediğiniz kelimelerle uyumlu değilse, ne söylediğinizi veya neden söylediğinizi bilmediğiniz ve seslendirdiğiniz karakterle bir bütün olmadığınız düşüncesine sebep olabilir.


"Jüri başarısız olmamı mı bekliyor?"


Bu konuda sohbet ettiğim bir öğrencim canı sıkılarak bana bu soruyu yönelttiğinde ona verdiğim cevabı sizinle de paylaşmak istiyorum.


Her meslekte olduğu gibi operada da her jürinin sizi adil bir şekilde dinlemeyebileceği gerçeğini göz önünde bulundurarak, adil bir sınavda veya yarışmada hiçbir jürinin sizin yanlışlarınızı bulmaya çalışmayacağını da bilmeniz gerekir. Onların duymayı bekledikleri, birlikte çalışmayı ve desteklemeyi isteyecekleri yeni bir ses ve konusunda eğitimli bir sanatçı veya sanatçı adayı olacaktır. Ancak uluslararası standartları elinizden geldiğince yerine getirmediğinizde tercih edilme oranınız da ister istemez düşecektir.


Standartları aşmak


Yukarıda incelediğimiz çalışmaların üzerine, sizi dinleyen jürinin de bir seyirci/dinleyici topluluğu olduğunu hatırlayıp sahnede sizin kim olduğunuzu görmelerine izin vermelisiniz. Kendi sanatınızda dışarıya yansıtacağınız güven, sizi jürinin favori adayı haline getirebilir.


Sadece sahnede değil, sahne arkasında da dikkat edeceğiniz şeyler sizi rakiplerinizden bir adım öne çıkaracaktır.


En önemlisi ne olursa olsun rakiplerinize karşı nezaket göstermenizdir. Şimdi rakip olabilirsiniz ancak ilerde sınıf arkadaşı veya meslektaş olacaksınız ve stresli bir durumdaki tutumunuz hem jürinin kulağına gidecektir, hem de o gün orada bulunan herkes tarafından hatırlanacaktır.


Bir başka benzer durum ise size eşlik yapacak olan piyanistle önceden prova yapma şansınız olursa bu prova sırasındaki profesyonelliğiniz ve yine saygılı tutumunuz olacaktır. Piyaniste karşı olan tutumunuz kesinlikle jürinin ilgi alanındadır.


Ezber zorunluluğu olmayan bir çalışmaya ezberiniz tam olarak gitmek ve size ayrılan saatte her halinizle prova ya da sınav yerinde hazır bulunmak da her zaman hanenize yazılacak bir artıdır.


Kısacası, sıkı çalışın, içten olun ve kendinize güvenin!

Comments


Güncel paylaşımlarımı takip edebilmek için abone ol!

Abone olduğunuz için teşekkürler!

© 2023 by Derya Kayaalp

  • Beyaz Instagram Simge
  • Beyaz YouTube Simgesi
bottom of page